Yangın Güvenliği

Hastanelerde Yangın Güvenliği 

Hastanelerde Yangın Güvenliği 

Hastaneler, hastaların tedavisinde kullanılmak üzere yanıcılığı yüksek kimyasallar bulunduran ve bu nedenle yangın riski olan tesislerdir. Sağlık tesislerinde çıkabilecek bir yangın yalnızca bakıma ihtiyacı olan hastaları riske atmakla kalmaz, personel ve hasta yakınlarına da zarar verebilir. Hastaneler hareketli ve kalabalık bir ortama ev sahipliği ettiğinden yangın kapıları ile yangın merdivenleri gibi alanlar olası bir yangında tahliye sırasındaki yoğunluk göz önünde bulundurularak konumlandırılmalıdır. Bu sebeple hastanelerde yangın güvenliğinde büyük öneme sahip olan tahliye alanlarının konumu, hastane tasarımı sırasında mutlaka göz önünde bulundurulması gereken bir faktördür.

Hastanelerde Yangın Tehlikeleri ve Maruziyet

Hastaneler gün içerisinde birçok insanın ziyaret ederek belirli yahut belirsiz süreler konaklayabileceği yataklı tesislerdir. Hastanelerde; hastaların, personellerin ve refakatçilerin günlerinin büyük çoğunluğunu hastanede geçirmesi nedeni ile beslenme ve barınma gibi ihtiyaçların karşılanması adına pişirme işlemleri için mutfak ve ısınma için kazan daireleri gibi yangın çıkma tehlikesi oluşturabilecek birçok işlevsel bölümler mevcuttur. 

Yangının üç temel unsuru bulunmaktadır: Bunlar yanıcı madde, yakıcı madde ve tutuşma sıcaklığını sağlayacak ısı kaynağıdır. Yangın en genel tanımıyla yanıcı madde ve yakıcı maddenin bir araya gelmesiyle gerçekleşen kimyasal bir tepkimedir. Yakıcı madde ise çoğunlukla oksijen olmaktadır.

Hastanelerde yanıcı madde işlevi gören ve yangına sebebiyet verme ihtimali yüksek olan çok fazla unsur bulunmaktadır. Yangın başladıktan sonra kimyasal zincirleme reaksiyon unsuru da devreye girer ve bu da yanıcı madde kaynağına göre maruziyet derecesini etkiler.

Yangınlar tamamen önlenebilir olmamakla birlikte tehlikeyi minimuma indirme ve farkındalıkla can ve mal kaybının önüne geçilebilmektedir. Hastanelerde yangın güvenliği için de bu unsurlar sık sık kontrol edilmelidir. Yangın riskinin değerlendirilebilmesi için yangın çıkma tehlikesi yüksek bölümler ile zarar görme riski yüksek bölümlere odaklanılması gerekmektedir.

Hastanelerde Yangın Güvenliği Eğitimleri

Hastanelerde yangın güvenliği eğitiminin amacı, katılımcıları, hastane ve sağlık sektörüne özgü yangın risklerini; yangın yönetmelikleri ve geçerli standartlar doğrultusunda değerlendirmek adına gerekli olan temel bilgileri vermek ve katılımcıları yangınla mücadele önlemleri ve tahliye yöntemleri hakkında bilgilendirmektir.

Yangın güvenliğinin nasıl sağlanacağı konusunda ilgili profesyonellerden yardım almak, yangın anındaki davranışların kontrolü ve binayı boşaltma çalışmaları için hayati derecede önemlidir. Farklı sektör çalışanları olası bir yangında kendilerini en kısa sürede olay mahallinden uzaklaştırarak alanı tahliye etmeye çalışsa da hastanelerde personellerin hastaları kurtarma misyonu vardır. Bu sebeple hastanelerde yangın bilincini geliştirmeye yönelik eğitimlerin verilmesi ve belirli aralıklarla tatbikatların yapılması; önlemlerin alınması ve kurtarma planının aktif olması için bir gerekliliktir.

Hastanelerde Yangın Çıkış Sebepleri

Hastanelerde Yangın Çıkış Sebepleri

Hastanelerde Yangın Çıkış Sebepleri

Hastaneler; hastalar, hasta yakınları, sağlık personelleri ve güvenlik görevlileri başta olmak üzere gün ve gece içerisinde çok sayıda insana misafirlik eder. Kalabalık grupların bir arada bulunduğu binalarda kontrol alanı genişlediğinden yangın riski her zaman yüksek olmuştur. Hastanelerde yangın güvenliği eksikliği hem can hem mal kaybına neden olmuştur. Bununla birlikte kayıpların küçük kaldığı yangınlarda bile hastane hizmetleri büyük ölçüde akamete uğramış; hastalar, refakatçiler ve hastane çalışanları uzun süre olumsuz etkileri üzerlerinden atamamışlardır.

Ülkemizde hastane yangınları için sağlıklı bir istatistik oluşturmaya yetecek veri tabanı bugüne kadar oluşturulamamıştır. ABD’de ise National Fire Incident Reporting System (NFIRS) çok eskiden beri yangınların her kategoride ayrıntılı bir şekilde istatistiklerinin çıkarılmasına elverişli veri tabanlarına sahiptir. NFRIRS’in yaptığı araştırmalara göre 2003 ve 2006 yılları arasında çıkan hastane yangınlarının çıkış nedenlerinin yarısından fazlası pişirme işlemleri esnasında pişirme aletlerinden kaynaklanmaktadır. Bunu ikinci sırada elektrik tesisatı ve elektrikli aletler takip etmektedir. Isıtma işlemleri ve kazan daireleri ise üçüncü sırada gelmektedir. Bununla birlikte elektrik tesisatının kullanıldığı çamaşır yıkama, kurutma ve sterilizasyon işlemleri esnasında çıkan yangınlar da araştırmada yerini almıştır.

Her ne kadar medikal ve elektronik alet kullanımından kaynaklanan yangınların sayısında düşüş olsa da sigara kullanımının sebebiyet verdiği yangınlara hala rastlanmaktadır.

Hastanelerde Yangın Çıkma Tehlikesi Yüksek Bölümler

Hastanelerde Yangın Çıkma Tehlikesi Yüksek Bölümler

Hastanelerde Yangın Çıkma Tehlikesi Yüksek Bölümler

Son dönemde yapılan araştırmalara göre yangınların yüzde 53’ünün hastanenin hizmet servisinin verildiği mutfak, depolar, tuvaletler, çamaşırhane, çamaşırhane şutları, ısıtma sistemi, asansör ile koridor ve merdiven gibi diğer alanlarda çıktığı görülmüştür. gibi bölümlerde çıktığı görülmüştür. Yangınların yüzde 22’sine refakatçilerin de bulunabildiği özel bölümlerde, yüzde 10’una ise hasta bakım ünitelerinde rastlanmıştır. Geri kalan yüzde 15’inin ise ısı merkezi, hemşire veya personel alanları ve idare kısmı gibi destek bölümlerinde çıktığı görülmüştür.

Araştırmaya göre yangın çıkma tehlikesinin en yüksek olduğu hastane servis alanlarından biri olan mutfak her zaman ısıl işlemlere maruz kalan ve bu işlemler için çoğunlukla yakıtın kullanıldığı bir bölüm olmasından dolayı her zaman hastanelerde yangın güvenliği zafiyeti verilebilecek bir alandır. Öyle ki kızgın yağ kullanılarak yapılan kızartma işlemleri ve fırın kullanımı tek başına yangın tehlikesi oluştururken yağ buharlarının davlumbaz ve kanallarda yanıcı yağ birikimine sebep olması da riski arttıran faktörlerden biridir.

Binanın ısıtma işlemlerinin yapıldığı kazan dairelerinde de hem yakma işlemleri ve hem de yakıtlar yangın tehlikesi oluşturmaktadır.

Hastanelerde elektik enerjisi şehir şebekelerinden sağlandığından her binada içerisinde ana dağıtım panosu odası ve diğer dağıtım panolarının yer aldığı trafo odası bulunmaktadır. Yangına en sık rastlanan bölümlerden biri de trafo yangınları ve patlamaların sıklıkla yaşandığı bu bölümlerdir.

Isıtma bölümleri gibi benzer risk faktörlerine sahip jeneratör odaları da gerek içerisinde yakıt bulunması gerek elektrik bağlantıları sebebiyle yangın tehlikesi barındırmaktadır.

Bununla birlikte laboratuvarlar, medikal gaz odaları, atık odaları, klima santralleri ve benzeri bölümler yanıcı veya yakıcı madde içermesi veya kontrolden çıkabilecek ısıl işlemler içermeleri sebebiyle yangın çıkma tehlikesi yüksek bölümlerdir.

Hastanelerde Yangından Zarar Görme Riski Yüksek Bölümler

Ameliyathane salonları, hastane binalarında yangının ve dumanın ulaşmasının en büyük risk oluşturduğu bölümlerdir.

Ameliyathane salonlarından sonra riskin en yüksek olduğu bölümler tamamen yaşam destek ünitelerine bağlı, bilinci kapalı olarak tedavi görmekte olan hastaların yer aldığı bir alan olması sebebiyle üçüncü kademe yoğun bakım üniteleridir. Bunu ikinci ve birinci kademe yoğun bakım üniteleri takip etmektedir. Bu alanlarda yenidoğan ve enfeksiyonlu tecrit hastaları da bulunmaktadır.

Maruziyet riski açısından yürüyemeyen ve kısıtlı yürüyebilen hastaların bulunduğu odalar ve bölümler de diğer zarar görme riski yüksek bölümlerin arasında yer alır. Bununla birlikte hastanelerde yangın güvenliği açısından laboratuvarlar, eczaneler ve medikal gaz odaları da yangının ulaşmasının en çok risk yaratacağı alanlardan biridir.

Hastanelerde Yangın Güvenliği

Hastanelerde Yangın Güvenliği

Hastanelerde Yangın Güvenliği

Hastanelerde yangın güvenliğini üç kategoride inceleyebiliriz:

Hastaların Yangın Güvenliği

Hastanelerde sağlık problemlerinin giderilmesi amacıyla hastalar hastaneye yatırılmaktadır. Bununla birlikte ayakta tedavi ve poliklinik hizmetleri de aynı alanda verilebilmektedir. Bu hastalar sağlıklarını geri kazanabilmek için hastaneye emanet edildiğinde güvenliklerinden de hastane sorumlu olur. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sağlığı, sadece hastalık ve sakatlık durumunun olmayışı değil; fiziksel, zihinsel ve sosyal bakımdan da tam bir iyilik halinde bulunmak olarak tanımlamaktadır. Buna göre hastanelerde yangın güvenliği bu niteliklerden mahrum olan kişileri amaçlamaktadır. Yalnızca bu hastaların bulunduğu alanlarda yangına karşı önlem alınmasının yanı sıra tüm olası durumlar için tahliye çözümlerinin ve acil durum eylem planın aktif durumda olması gerekmektedir.

Refakatçi ve Ziyaretçilerin Yangın Güvenliği

Hastaların büyük çoğunluğunda özellikle yatarak tedavi görenlerin yanında refakatçileri bulunmaktadır. Hastaların akraba veya yakınları bazen dönüşümlü olarak tüm gün boyunca hasta bakımına yardımcı olurlar. Bu kişiler hasta statüsünde bulunmamakla birlikte hastanelerde yangın güvenliği için kapasite ve tahliye planları oluşturulurken göz önünde bulundurulması gerekmektedir.

Çalışanların Yangın Güvenliği

Hastanelerde ortalama çalışan sayısı 500 ila 1000 civarında değişmektedir. Bu çalışanlar hekimler, hemşireler, yöneticiler, temizlik görevlileri, güvenlik görevlileri, teknik personel, teknik cihaz görevlileri, laboratuvar ve eczane görevlileri, mutfak ve yemekhane görevlileridir. Hastanelerde yangın güvenliği için yangına karşı görevlendirmeler bu çalışanların içinden yapılmalıdır.

Hastane çalışanları yangının çıkmasının önlenmesi başta olmak üzere, yangın çıktığında gecikmeden fark edilebilmesi, ilgililere haber verilmesi, etkin müdahale edilebilmesi, gerektiğinde yatay ve dikey tahliyelerin gerçekleştirilebilmesi açısından kilit rol oynamaktadır.

Yangın güvenliği açısından en riskli grup hastalar olduğundan yangın güvenliğinin çözülmesi gereken en önemli problemi tahliyedir. Hastane çalışanları yangının çıkmasının önlenmesi başta olmak üzere, yangın çıktığında gecikmeden fark edilebilmesi, ilgililere gecikmeden haber verilmesi, gecikmeden etkin müdahale edilebilmesi, gerektiğinde yatay ve dikey tahliyelerin gerçekleştirilebilmesi açısından kilit rol oynamaktadır.

Acil Durum Eylem Planı Nedir?

Acil durum, işyerinin tamamını ya da bir kısmını etkisi altına alabilecek yangın, kimyasal madde yayılımı ve doğal afet gibi acil müdahale, tahliye veya ilkyardım gerektiren olayların bütünü olarak tanımlanmaktadır. Planın amacı acil bir durumda can güvenliğini korumak, mal ve bilgi kayıplarını önlemektir.

Acil durum planı hastanelerde yangın güvenliği için en önemli adımlardan biridir. Hastanelerde Acil Durumlar Hakkında Yönetmelik gereği her birim çalışanları arasından arama-kurtarma-tahliye, yangınla mücadele ve ilkyardım konularında görevlendirilmek üzere destek elemanları belirlenmelidir. Oluşturulan ekipler ise söndürme ekibi, kurtarma ekibi, koruma-haberleşme ekibi, ilk yardım ekibi, ulaştırma ekibi, enerji kaynakları müdahale ekibi, haberleşme ekibi olarak sınıflandırılabilmektedirler.

Çalışanlar yangın esnasında önceden hazırlanmış olan Yangın Acil Durum Planına göre hareket etmelidir. Her ne olursa olsun ilk düşünce kendi can güvenliğini sağlamalı ve yakınında bulunan makine veya ekipmanın enerjisini keserek önceden belirlenmiş ve işyerinde duyurulmuş yangın kapıları kullanılarak panik yapmadan “Acil Durum Toplanma Alanı”na gitmelidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir